HOŞGELDİN ORUÇ AYI
Reklam
Enes Gürel

Enes Gürel

  • Youtube
  • Instagram

HOŞGELDİN ORUÇ AYI

29 Mart 2022 - 20:15

Hoş geldin ey onbir ayın sultanı… Hoş geldin ey orucun farz kılındığı, yılın en kutlu zamanı... Hoş geldin ey ayların en fazîletli olanı… Hoş geldin ey huşû, hayır ve bereket ummanı… Hoş geldin ey; canımızı Hakk’ın yoluna koymaya, kalbimizde O’nun aşkını duymaya, her ânımızda İlâhî Mesaj’ın emir ve yasaklarına uymaya vesile olan “Üç Aylar”ın hakânı...
 
Hoş geldin ey nefsin belinin kırıldığı, ihtirasların durulduğu, kardeşlik duygularının dirildiği, ibâdetlere en çok sevabın verildiği ay… Hoş geldin ey “Şeytanların zincire vurulduğu, Cehennem kapılarının kapandığı, Cennet kapılarının açıldığı” ay…
 
Hoş geldin ey cömertlik damarlarımızı besleyen, muhabbet duygularımızı merhametin en gümrah çağladığı yamaçlara yaslayan, tavırlarımızı tevâzû ile süsleyen; aç kalıp açların, susuz kalıp susamışların hâlini anlamamızı sağlayan, ihtiyaç içinde olanlara yardımın önemini kavratan, varlık içinde yokluk çektirerek yokluk içindekileri varlığa kavuşturan ve Kur’ân-ı Kerim’de ismi açık olarak zikredilen Allah’ın ziyâfet ve bereket ayı…
 
Hoş geldin ey “bedenin zekâtı olan oruç”la; organlara istirahat, bünyeye sağlık, sinir sistemine mukâvemet veren, vücudu tâmir edip yenileyen, irâdeyi kuvvetlendiren, bizleri maddî ve mânevî olarak temizleyen, tâzeleyen, dengeleyen, dirilten, zindeleştiren ve nihayet ruhun doyurulması için bedenin aç bırakılmasını simgeleyen sıhhat ayı…
 
“Hoş geldin Yâ Şehr-i Ramazan!”, hoşluklar getirdin bize… Her zaman olduğu gibi Cennet kokuları ikrâm ettin gönüllerimize… Maddî ve mânevî dünyamıza ihsân ettiğin bunca nîmetlerle “hoş gelip”, safâlar getirdiğin gibi, ziyâret ettiğin insanları da “hoş bulup”, huzûr içinde görmeyi arzulardın elbette… Fakat yıllardır olduğu gibi yine “hoş bulmadın” bizi… İslâm Âlemi’ni hiç bu kadar yılgın, yorgun, yaslı, yaralı, mutsuz, umutsuz, birliğini ve dirliğini kaybetmiş görmedin… Geldin ve gördün vîrân coğrafyamızı, perişân hâlimizi ve hâli pür melâlimizi…
 
Ey Mübârek Ay!.. Her yıl olduğu gibi yine “hoş geldin”, ama biliyoruz ki yine hoş bulmadın bizi… Fakat Senin geliş sebeplerin arasında hoş bulmadıklarını da hoş etmek var elbette… Senin teşrif buyurma sâiklerin içinde, dünyamıza getirdiğin rahmet ikliminin cezbesiyle, nâhoş olanları da hoş etmek var elbette... Senin ziyâret amaçların arasında, insanlığını imhâ ve zâyi eden beşeriyeti yeniden “eşref-i mahlûkat” tahtına oturtarak, onları da hoş etmek var elbette... Yeni bir cehâlet ve fetret devri yaşayan mü’minlerden “Gül Devri”ni soluklayan bir ümmet-i Muhammed inşâ etmek var elbette... Yâ Şehr-i Ramazan, bütün Müslümanları “hoş bulmak” için bizlere yardım eyle ve cümlemizin her hâlini “hoş eyle!..”
 
Ey Mübârek Ay!.. Duâ ve niyazımız; Müslümanların Ramazan’ı îman şuuruyla yaşaması, bu mübârek ayın artık bizleri de “hoş bulması” ve oruç tutanların bayram yapmasıdır…
 
Tuttuğumuz oruçların “bizlere” bayram yaptırması temennîsiyle, Milletimize ve İslâm Âlemi’ne hayırlı Ramazanlar diliyorum…
 
Ramazanlar “Ramazan”, bayramlar “Bayram” ola…
 
Hatm-i kelâmı bir duâ ile yapalım:
 
Yâ Şehr-i Ramazan!..
 
Ya Seni bize getir;
 
Ya bizi Sana götür…
 
Âmin… Âmin… Yâ Muîn...
 

Bu yazı 752 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum