Dün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olması sebebiyle bugün sizlere bu mesleğin zorlu ve güzel yanlarını anlatmak istedim.
Öncelikle dün bu anlamlı günümüzü kutlayan herkese teşekkür ediyorum.
Gazetecilik zor meslektir. Basın, ahlak kurallarına uymayı gerektirir. Yazanların, yazmayı bilenlerin, zeki, ilkeli ve yetenekli insanların mesleğidir. Gazeteci güne başlarken; “Bugün halkımız için neler yapabilirim ?”demeli. Toplumun,(okur, izleyici, dinleyici) gözü, kulağı, dili olmalıdır. Devlete değil, kamuya çalışmalıdır, halkın duymadıklarını duymalı, göremediklerini görmeli, söyleyemediklerini söylemelidir.
En önemlisi; taraflı olacak fakat halkın yanında taraf olacak, ayna gibi gördüklerini eksiltmeden yansıtacak, nabza göre şerbet vermeyecek, kalemini satmayacaktır.
Topluma karşı sorumluluklarını unutmayacaksın.
Örnek insan olacaksın.
İyi insan olacaksın. Etik olacaksın.
Gazetecilikte ‘etik’ denilince akla gelen adil olmak,dürüst, objektiflik, gerçekçi ve doğru olmaktır.
Türkiye de henüz bu standartlara ulaşılamamıştır. Aksu da ise hiç ulaşılmamıştır.
‘Bunları yapıyorum’ diyecek gazeteci sayısı % 100’dür. Uygulamaya gelince bu miktarın aşağılara ineceği düşüncesindeyim. Hatta % 30’lara kadar düşebilir. Bu rakamı bulabilsek dahi, şanslı sayılırız.
Türkiye’de gazetecilerin % 10’u görevini tam yapabilirse, ülkemiz refaha, özgürlüğe pencereler açacaktır. Hakkın ne olduğu bilinir. Hak aramak kolaylaşır, kamuoyu yaratılabilir. Kültür artar, okur-yazar oranında dahi mesafeler alınır.
Gazetecilik işte bu kadar önemlidir.
Önemli bir güçtür.
Aksu’da ; gazetecilerin Belediye başkanıyla, Kaymakamla, Siyasi partilerle,Kamu kurumlarıyla ne kadar içli dışlı olduklarını herkes bilir. Ne yazık ki şaibelere, yolsuzluklara açık bir meslektir. Gazeteleri dolduran, küçük küçük hatır haberlerinin arkasında, küçük ya da büyük menfaatlerin yatması mümkündür.
Yine de doğru, insanlardır. Onların elindeki güç hangi kurumda olsa, bozulmalar olabilir.
Gazeteciler maalesef patronlarına karşı da sorumludurlar. Çünkü gazeteler piyasada reklam ve abonelik karşılığında ayakta durur.Patron buradan kazandığı para ile gazetecinin ücretini öder.
Gazeteci ne kadar bağımsız çalışmak istese de, patrona bağımlı kalır, kalemi patronun istediği doğrultuya kayabilir.
Sorunların olmadığı bir basın, gazetecilerin bağımsız gazeteci olabileceği günlere inşallah ulaşırız.
Kalın Sağlıcakla…
İKİ KATI
Adam koltuğunda oturmuş gazete okuyormuş. Gazetede,gün boyu kadınların erkeklerden çok daha fazla konuştuklarını okumuş. Kendi de bundan şikâyetçi. Gazeteyle mutfağa koşmuş:
- Bak, demiş. Erkekler günde toplam 15 bin kelime konuşurken kadınlar 30 bin laf ediyorlarmış.
Karısı gülmüş:
- Tabii, demiş. Söylediğimiz her şeyi tekrar etmek zorunda kalıyoruz!..
- Ne dedin?..
YORUMLAR