Konuyla alakalı açıklama yapan CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, AKP iktidarına “Desteğiniz samimi ise yaptığınız fahiş zamları geri çekin” çağrısında bulundu
Geçtiğimiz yılın müthiş bir ivmeyle artarak üst üste gelen zamlarla bitişine, 2022 ile birlikte uygulanan fahiş zamların eklenmesi; yurdun dört bir yanından tepkilerle karşılık bulmaya devam ediyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın, 4 milyon haneye 2 taksit şeklinde toplamda 3 milyar TL ısınma desteği verileceğini açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da elektrik faturalarındaki 150 kW olan birinci kademe tarife için tüketim miktarının 210 kW olarak arttırıldığını duyurması, yeniden tepkilere yol açtı. Konuyla alakalı yorum ve eleştirilerde bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, Türkiye’nin yaşanması zor bir ülke haline geldiğini ifade etti. Bütün kış boyunca 4 milyon haneye 2 taksitte verilecek olan toplamda 3 milyar TL’lik desteğin tam 42 katının 20 Aralık gecesi Merkez Bankasından satıldığını hatırlatan Başkan Nuri Cengiz elektrik ve doğalgaza yapılan fahiş zamların acilen geri çekilmesi gerektiğini söyledi. Başkan Cengiz’in açıklamasının tamamında şu ifadeler yer aldı;


“VATANDAŞIN ÇARESİZLİĞİ İLE DALGA GEÇİYORLAR”


“Esnafa, üretici ve sanayiciye hiçbir katkı ve destek yok. Aksine daha yüksek tarife ve fatura var. Daha yılın ilk ayını tamamlamışken faturasını ödeyemeyip çalışamaz hale gelen işletmelerin olduğunu duyuyoruz. Yapılan fahiş zamlar; esnafı kepenk kapatmaya, üreticiyi üretimden vazgeçmeye, sanayici şalter indirmeye ve işçi çıkarmaya mecbur bırakmakta! Ekonomik buhranla gelen kış aylarında, milletin yaşayacak olduğu sıkıntıyı Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere; Cumhuriyet Halk Partisi olarak farklı platformlarda sıkça gündeme getirdik. Kış henüz gelmeden önce “KARA KIŞTA VATANDAŞA SAHİP ÇIKIN” çağrısı yaptığımız halde AKP iktidarı; vatandaşı enflasyona ezdirmekten, çaresizliğe sürüklemekten başka bir şey yapmadı! Kara kışın ortasında; elektrik yüzde 50-127 arası, doğalgaz yüzde 25, odun yüzde 36, kömür yüzde 72 oranında zamlanmışken çıkıp da “4 milyon haneye 450 TL ile 1150 TL arasında ISINMA DESTEĞİ vereceğiz, bunu da 2 taksite bölüp yapacağız” açıklamasında bulunmak; nereden bakarsanız bakın VATANDAŞIN DÜŞTÜĞÜ HAL İLE, ÇARESİZLİĞİ İLE DALGA GEÇMEKTİR!”


“DESTEKLER ZAMLARIN YANINDA DEVEDE KULAK KALIR”


“Milyonlarca insanı açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşamaya mahkum eden, yardıma muhtaç bırakan SARAY İKTİDARI; 4 milyon haneye ısınma desteği olarak 2 taksitte ulaştıracağı 3 milyar liranın tam 42 KATI kadarını, yani 126 MİLYAR LİRAYI bir gecede bir avuç dolar zengini yandaşa gözünü dahi kırpmadan hediye etmişti… Bin bir zorlukla elde edilmiş, bedeli Atalarımızın kanıyla ödenmiş Cumhuriyet kazanımlarını 20 yılda sata sata bitiremeyen AKP iktidarının bugün bizleri getirdiği noktada; ellerini ovuşturarak Kanal İstanbul’u bekleyen Arap emlak şirketleri, ülkelerinin televizyonlarında İstanbul’u satışa çıkarmış; milletimizin ise “Kiralar yüksek, BARINAMIYORUM” diyen öğrencisi, “Gıda fiyatları, faturalar yüksek, GEÇİNEMİYORUM” diyen memuru, emeklisi VATAN HAİNİ ilan edilmekte! AKP hükümeti eğer bu ülkenin insanına biraz olsun değer veriyor ve samimi bir destekte bulunmak istiyorsa; bir hanenin 1-2 aylık ısınma giderlerini bile neredeyse karşılamayan destek için vatandaşı elinde tescilli yoksulluk belgesi ile kuyruğa dikip afişe etmek yerine; UYGULADIĞI FAHİŞ ZAMLARI GERİ ÇEKMELİDİR! Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, "Elektrikte aylık tüketimi 150 kilovattan 210 kilovata çıkardık” MÜJDESİ, 2018’den bu yana elektriğe yapılan TOPLAM YÜZDE 775 ZAMMIN yanında, devede kulak bile değildir!”


“MİLLET SANDIKTA AKP’YE SAMİMİ BİR ELVEDA DİYECEK”


“Her gün türlü türlü zorluklara maruz bırakılan yurttaşın; değil yüzünün gülmesi, destek gördüğünü hissedebilmesi için bile yapılması gereken en asgari uygulama; yapılan son fahiş zamların geri çekilmesinin ardından ihtiyacı olan hanelere iklim şartlarına göre kış boyunca aydan aya destek sağlanmasıdır! Erdoğan’ın siyasi kariyerinin başında alyansını göstererek ifade etmiş olduğu “Sahibi olduğum tek şey bu yüzük” söyleminin ardından; ne kendisinde, ne de yer aldığı siyasi oluşumun içinde neredeyse hiçbir samimi tavra rastlanmadı! Bu nedenle millet adına yaptığımız bu çağrıların da tıpkı mecliste milletin yararına sunduğumuz önergeler, kanun teklifleri gibi askıda kalacağından pek şüphemiz yok… Ancak hiç kimsenin de şüphesi olmasın ki; milleti haline ağlanacak kıvama getirip bir de üzerine dalga geçercesine uygulamalar müjdeleyen zihniyete de, bu millet tüm samimiyetiyle sandıkta elveda diyecektir!”