YENİ KADIN KOLLARI BAŞKANI AV.AYÇA SEZER NAZ OLDU
Milliyetçi Hareket Partisi Antalya İl Başkanlığında Kadın Kolları devir teslim töreni gerçekleştirildi.
İl Başkanı Hilmi Durgun devir teslim günü olarak Türk kadını için anlamlı ve bir o kadar da önemli olan, 85.yılının kutlandığı 5 Aralık Kadın Hakları Gününü özellikle seçtiklerini vurguladı. İstifa eden Yıldız Aslıhan Dinçer’in yerine Av. Ayça Sezer Naz atandı.
Devir-teslim töreninde konuşan İl Başkanı Hilmi Durgun, ‘’5 Aralık Türk siyasi yaşamına katılan kadın için önemli bir başlangıcın ilk adımıdır. Kadının olmadığı, elinin değmediği hiçbir girişimin hiçbir çalışmanın yüzde yüz başarıya ulaşma şansı yoktur. Dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun kadın ve sahibi olduğu kadınlık onuru insanlığın ortak değer ve hazinesidir. Kadın yoksa beşeriyet yok, hayat canlılığı bitmiştir.Çünkü kadın annedir, kadın vatandır,kadın gelecek nesillerin teminatıdır ‘’ dedi.
İl Başkanı’nın ardından İl Kadın Kolları Başkanlığını devreden Yıldız Aslıhan Dinçer de Ülkücü Hareketin mensubu Olmaktan Gurur Duyduğumu belirterek, ‘’ Antalyamıza hizmet etmek İçin 7 Mart 2015 Tarihinde başladığım İl Kadın Kolları Başkanlığı görevimden bugün İtibariyle, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli Beyefendi Ve Genel Merkez Kadın Kolları Koordinatörümüz Nevin Taşlıçay Hanımefendi’den Müsaade İsteyerek Ayrılmış Bulunmaktayım. Şerefimizle Teslim Aldığımız Sancağı Şerefimizle teslim etmeyi Bizlere nasip Eden Yüce yaradana sonsuz şükürler Olsun’’ dedi ve görevi süresince kendisine destek verenlere teşekkür etti
Kadın Kolları İl Başkanlığına atanan Av.Ayça Sezer Naz, konuşmasında ; teşkilata 4 yılın üzerinde hizmet veren Yıldız Aslıhan Dinçer’den bayrağı böyle anlamlı bir günde teslim almaktan mutluluk duyduğunu belirterek şunları söyledi;
‘’ Öncelikle kendisini buradan sevgiyle ve yaptığı hizmetler nedeniyle şükranla selamlıyorum. Kendisinin kesintisiz ve örnek çalışmalarla bugüne getirdiği teşkilatımızı, aynı azim ve kararlılıkla güçlendirerek devam ettireceğimize, huzurunuzda söz veriyorum.
Bilindiği gibi Türk Kadını 5 Aralık 1934 tarihinde, seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur.
O tarihe kadar erkeğiyle birlikte cephede savaşmış, vergi ödemiş, çalışmış ve üretmiş olan Türk Kadını, yapılan bu değişiklik ile, çağdaş bildiğimiz birçok ülkeden önce, demokratik ve yönetimsel sistemde hakkettiği yeri almıştır.
Bu tarihi devrim azımsanacak bir değişiklik değildir.
Zira haklarda eşitlik ve kadın hakları gibi cumhuriyetimizin de esasını teşkil eden bu değerler, erkekler için belki sadece ideoloji noktasında kalan fikirler ise de, biz kadınlar için bir var olma veya yok olma meselesidir.
bu vesileyle bu yolda emeği geçen, başta ulu önderimiz gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, 1934 meclisinin değerli mebuslarını ve o dönem mebuslarımızdan özellikle Tunalı Hilmi bey, Hüseyin Avni bey ve Recep Peker’i şükranla anıyorum.
bu yasa değişikliği sonrası ilk seçimlerde, 18 kadın milletvekili ile dünyada sayılı nispette temsil hakkına kavuşan Türk kadınının, şu an gelinen nokta itibariyle, çağın gerisinde kalmış bir nispetsizliğe gerilediğini üzüntüyle görmekteyiz. Ayrıntısı çok olan bu durumun ortaya çıkardığı sonuçlar; hukuki, fiili, sosyal ve ekonomik anlamda, her biri insan olan cinsiyetlerden birinin diğeri üzerinde tahakkümü ile sonuçlanmaktadır.
Unutulmamalıdır ki kadını güçlü olmayan hiçbir ülke gelişemez, kalkınamaz, ileri gidemez. Kadınını ezen, kadınına tahakküm kuran topluluklar, kadının hak ettiği değeri bulduğu toplumlar tarafından, ezilmeye ve sömürülmeye, üstelik bu makus kadere kadın-erkek hep birlikte boyun eğmeğe, mecbur kalırlar.
Günümüzde etrafımızdaki coğrafyalara dikkatle bakmamız bu gerçeği görmemiz için yeterli örneklerle doludur.
Son olarak; Türk milletinin, Türk kadınını anlamak için ecdadına bakması ve atasını örnek alması kâfidir. Bizler hanımını han bilmiş bir ecdadın; atasını, kökünü, töresini unutmamış torunlarıyız.
Türk töre ve geleneğinde, Türk kadınının, hiçbir devir ve çağda, 2. sınıf ve hakir görülmediğini tarihimizin bu konuda da diğer milletlere örnek emsallerle dolu olduğunu hatırlatarak sözlerime son verirken, hepinize bugün burada bulunduğunuz için tekrar teşekkür ediyor katılımcı hanımefendilerimize ve basın mensuplarımıza saygı ve şükranlarımı sunuyorum’’