AK Parti Antalya İl Başkanı Av. Mustafa Köse, ‘Sayın Başbakan bugüne kadar hiç akıllanmadı. Bugünden sonra da hiç akıllanacak gibi gözükmüyor. Ben sayın Başbakan'ın ruh sağlığı konusunda bir hekim olarak endişeliyim’ diyen CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın sözleriyle kendisini yansıttığını belirterek, “Sayın Akaydın’ın bir psikoloğa görünmesinde fayda var” dedi.

Akaydın bunu hep yapıyor

CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın son olarak 19 Mayıs kutlamalarında meydandaki kalabalığa hitaben yaptığı konuşmasında Başbakan’a dil uzattığını ifade eden Köse, “Sayın Akaydın, meydandaki kalabalığın gazına gelip, hoş olmayan sözler söylediğini itiraf etmişti. Akaydın’ın göreve geldiği andan itibaren söylediği bütün sözlerin çelişkili olduğunu, önce söylediği ile sonra söylediğinin birbirini tutmadığını, kendi söylediklerini yine kendisinin yalanladığını biz de biliyoruz, bütün Antalyalılar da biliyor. Akaydın bunu hep yapıyor” diye konuştu.

Psikolojideki ‘Yansıtma’ya örnek

AK Parti İl Başkanı Mustafa Köse; Akaydın’ın, Büyükşehir belediyesi yönetimindeki beceriksizliğini örtbas etmek için sürekli gündem değiştirdiğini belirterek, “Elle tutulur, gözle görünür bir icraatı olmayan Başkan Akaydın’ın, hükümetimize, partimize ve Sayın Başbakanımıza yönelttiği asılsız ve iftiralarla dolu, çoğunlukla da hakaret içeren sözleri kendisinin psikolojik durumunu yansıtıyor. Akaydın’ın; beceriksizliğini, ‘Engelleniyorum’ diyerek örtbas etmeye çalışması, başarısızlığını hükümete yüklemesi psikolojide bir davranış bozukluğu olan ‘Yansıtma’ya örnek gösterilebilir. Bir psikoloğa görünmesinin, hem kendisi hem de Antalyalılar açısından faydalı olacağını düşünüyorum” dedi.

Psikoloji’de ‘Yansıtma’ nedir?

(Kendini başkalarında görmek)

Kendisine yakıştıramadıklarını başkalarına yakıştırma. İnsanların iç çatışmalarında kullandıkları bir savunma aracıdır. Kimi insanlar kendilerinde varolduğu halde kabul etmek istemedikleri nitelikleri başkalarında görürler ve eleştirirler. Birçok ruh hastalıklarında, psikotik sabuklamalarda (hezeyanlarda) çeşitli yansıtmalar saptanmıştır. Yansıtma genellikle dışa yöneliktir, ama içe yansıtma biçimi de vardır.

Dışa yansıtma, insanın kendisinde görmek istemediği eksik, yersiz davranışları, beğenmediği duygu, düşünce, istek ve amaçları başkalarına ya da çevresine yüklemesidir. Burada iki tür davranış söz konusudur. Birinde kişi beceriksizliğinin, yetersizliğinin, başarısızlığının nedenlerini başkalarında arar. Okulda başarısız olan genç bu durumdan ana babasını, öğretmenini sorumlu görür. Ya evde kendisine çalışma olanağı verilmediğini ileri sürer ya da öğretmeninin kendisine taktığından söz eder.

İkinci yansıtma biçiminde kişi kendisinin olumsuz, çirkin, hatalı istek ve tutumlarını başkalarına yakıştırır. Bir sınır içinde kişiliği kaygıdan koruyan, kişilik gelişmesinde olumlu katkıları olan bu düzenleme aşırı ve sürekli olursa kişinin kendisini doğru tanıyıp değerlendirmesini bozar. Ruhsal hastalıklarda dışa yansıtma, algı ve düşünce sapmalarına, halüsinasyonlara ve taşkınlıklara neden olur.